SORU ARA

SORULAN SORU

Tarikatların amacı nedir?

CEVAP

Tarikatların amacı ve aslının nerden geldiÄŸinden kısaca bahsedersek; Allah-ü Teâlâ Hazretleri: “Ve Biz, sizin her birinize bir Åžeriat ve bir minhac (yol) tayin ettik” [1] buyuruyor. Bu yoldan kasıt Allah’a giden yoldur, yani Tarikat’tır. Tarikat ancak bir mürÅŸid-i kâmilden yani Allah-ü Teâlâ Hazretlerinin sıfatlarında fani olmuÅŸ, Peygamber (sav) Efendimizin hakiki vârisinden inâbe alınır. Ayette geçen “MÄ°NHAC” esasen suyun kaynaklandığı pınara denir. Din deyiminde ise, ‘GeniÅŸ cadde’ denilir ki, Tasavvuf âlimleri bundan Tarikat kavramını çıkarmışlardır. Bu Tarikat öyle bir yoldur ki, dinin özünü çevreleyen bir sur hükmündedir. Åžeriat ise, Tarikat’ı da saran bir koruyucu kabuk niteliÄŸindedir. Dolayısıyla bu kavramların hepsi birbiri içine girmiÅŸ zincir halkaları gibidirler. Bazılarının dediÄŸi gibi; “Åžeriat ayrı, Tarikat da onun gayrısı” deÄŸildir. “Tarikat yolundaki yürüyüÅŸün ölçüsü Åžeriat’tır” Tarikat-ı Aliyye’nin özü Rasulullah (sav) Efendimizdir. Tarikat, Rasulullah’ın (sav) Efendimizin sünnetlerini ihya etmek ve ahlâkı ile ahlaklanmaktır.

Konuyla alakalı Üstadımız Abdullah Baba (ks) Aziz Hazretleri buyurdular ki:

Allah’ın bütün evliya kulları Muhammed-ül Mustafa’nın tellallarıdır. Efendimiz (sav) sevilmedikçe, sünnetleri ihya edilmedikçe Allah’ı sevmek mümkün deÄŸildir. Zira Tarikat-ı Aliyyenin bânisi (kurucusu) Rasulullah (sav) Efendimizdir. O’ndan sonra Hz. Ebu Bekir-i (ra) ve Hz. Ali (kvc) Hazretleri tarafından, iki koldan kıyamete kadar devam edecek olan bu mübarek yol, çeÅŸitli isimlerle anılmışlardır. ÖrneÄŸin; “Kadiri, Rufai, NakÅŸibendî, Mevlevi… gibi” (Allah onlardan razı olsun.) Ancak bunlar arasında hiçbir zaman ayrıcalık yoktur. Gaye, Allah ve Rasulü’ne vasıl olabilmektir. Bunun gâyrın da, kendisine menfaat saÄŸlamak için çalışanların sonu, hem bu dünyada hem ahirette hüsrandır. Ä°nsanlar bu hüsrana uÄŸramak istemiyor iseler; kendilerine, Allah-ü Teâlâ Hazretlerinin sıfatlarında fani olmuÅŸ, Rasulullah (sav) Efendimizin varisi olan, Velayet veya Veraset nuruyla kemâle ermiÅŸ, irÅŸada yetkili bir zât bulmalıdırlar. DeÄŸilse hakikate ermek mümkün deÄŸildir. Yine buyururdu ki:

Åžeriat’ı bulmayınca, Tarikat’ı bulmak imkânsızdır. Tarikat’ı bulmayınca, Hakikat’i bulmak imkânsızdır. Hakikat’i bulmayınca, Marifet’i bulmak imkânsızdır. Öyle olduÄŸu için Åžeriat’tan zerre kadar ayrılmak, diÄŸer güzelliklere ulaÅŸmaya engeldir. Åžeriat’ı olmayan insan, Tarikat’tan koku alamaz... Cenabı Hakk Kur’anı AzimüÅŸÅŸan’da mealen ÅŸöyle buyurmaktadır:

“Ey iman edenler! Allah’a yaklaÅŸmak için vesileler arayın.” [2] KurtuluÅŸa ermek isteyen, Rabb’ine yaklaÅŸmak için yollar aramak zorundadır. Çünkü Rabb’ine yaklaÅŸabildiÄŸi ölçüde ebedi azabtan kurtulma ve Allah’ın rahmetiyle karşılaÅŸma ÅŸansı da artacaktır. Allah’ın kendisini sevdiÄŸi, kendisinden razı olduÄŸu kullar arasına girmiÅŸ olacaktır. Ä°ÅŸte bunun gerekliliÄŸini yüce Kitabımızda açıkça ifade etmekte; “Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklarla beraber olun” [3]buyurmaktadır. Yine Rasulullah efendimiz hadis-i ÅŸeriflerinde “Sizin en hayırlınız kulları Allah’a, Allah’ı da kullarına sevdirendir” buyurmuÅŸtur. Ä°ÅŸte hayırlı vesileler ile Allah’a yakınlık kazanılır.

Allah-ü Teâlâ Hz.leri: Ve biz sizin her birinize bir Åžerait ve bir minhac (yol) tayin ettik’’ [4] buyuruyor. Bu yoldan kasıt Allah’a giden yoldur, Tarikat’tır. Tarikat ancak bir mürÅŸid-i kâmilden yani Allah-ü Teala Hz.lerinin sıfatlarında fani olmuÅŸ, Peygamber (sav) Efendimizin hakiki varisinden  inabe alınır.

Tarikat’ın daha iyi anlaşılması Aliyyel Mürteza’ya tavsiye ettiÄŸi bir hadisle anlatayım inÅŸallah.

Rasulullah (sav) Efendimiz; cennet ve cehennemden bahsederken cehennemi çok ÅŸiddetli, mahÅŸer yerinin çok elemli olacağını fevc fevc herkesin terleyeceÄŸini babanın, evladından, annenin, kızından kaçacağı anı anlattı, Hz. Ali Efendimiz  bunları düÅŸününce titremeye baÅŸlıyor. Ve oturdukları mecliste Kur’an tilaveti yapıyorlar, azap ayetlerinin de etkisi ile dayanamıyor geliyor. Rasulullah (sav) Efendimizin yanına, Efendimiz (sav);

Ya Ali! Sıtmaya mı tutuldun nedir bu halin, diye sorar. Hz. Ali Efendimiz;

Hayır, Ya Rasulullah! Siz ahretten, mahÅŸer yerinden ve ÅŸiddeti ile ilgili  mevzuları anlattıkça, Bende ÅŸu ayeti okudum azabı elimi düÅŸündüm çok korktum, üzüldüm, onun için  ne olur Ya Rasulullah  Allah’a gurbiyet peyda edecek, Allah’a vuslat bulduracak, Bana bir ÅŸeyler   öÄŸret, dedi. Efendimiz (sav);

Ya Ali! Otur. Dizlerini dizlerime daya, alnını alnıma, burnunu burnuma daya, ellerimi tut; “La ilahe Ä°llallah!  La ilahe Ä°llallah! La ilahe Ä°llallah Muhammed-ür Rasulallah de… Ya  Ali!  Åžeriat emir ve nehiyimdir. Ä°slam dinidir. Emrettikleri ve nehy ettikleri bunu yapmayanlara azap var. Tarik (Allah’a giden yol)da Benim yapmış olduÄŸum nafile ibadettir, diyor. Namaz gözümün nuru oruçta hüccettir. Mideni de harama alıştırma, eÄŸer bunlara dikkat edersen Allah (cc) o kulunu sever; ‘‘Allah bir kulunu sevdiÄŸi zaman Cebrail’e (as); Ben onu seviyorum. Sende sev der. Cebrail’de o kulu sever. Gök halkı arasında Allah (cc) filan kulu seviyor sizde seviniz diye haber verir. Onlarda onu severler, sonrada yeryüzünde mü’minlerin kalbine onun sevgisi yerleÅŸtirilir.[5] buyuruyor.

Ä°ÅŸte kul bu makama geldiÄŸinde nereye giderse onu gören insanların aklına gayri ihtiyari, Allah (cc) aklına gelir. Görür görmez ilk söyleyeceÄŸi söz Allah, Allah,  bu zat kim acaba, bu nereliymiÅŸ, bu neymiÅŸ der, ben bunu bir yerden tanıyorum gibi düÅŸünür. Allah’ı sevdiÄŸini bildirir. Bunun için Åžeriat, Tarikat Peygamber Efendimizin yapmış olduÄŸu sünnetlerle takva yoludur. Allah’a giden yoldur. Tarikat Åžeriat’tan ayrı deÄŸildir. “Åžeriat Tarikat yoldur varana, Hakikat Marifet andan içeru”  diyen Yunus Emre Hazretleri bunu ne güzel ifade etmiÅŸtir. Bu dünyaya geliÅŸ gayemiz Cenab-ı Zülcelâl Hazretlerine kul olmak, emrettiklerini yerine getirip nehyettiklerinden sakınmak, rızasına uygun ameller iÅŸleyip hoÅŸnutluÄŸunu kazanmaktır. Ä°ÅŸte bu yollardan birisi de Tasavvuf’tur. Allah’a ulaÅŸmak için tutulan yoldur. Bu yol boyunca yapılan yolculuk bir ÅŸeyhin öncülüÄŸünde gerçekleÅŸir. Her yolun kurucusu, öncüsü tarafından belirlenen birtakım kuralları, töreleri vardır. Hicri 6. (M. 12) yüzyıldan baÅŸlayarak çok sayıda tarikat kurulmuÅŸ ve bunlar ÅŸubelere, kollara ayrılarak bütün Ä°slam dünyasına yayılmış ve günümüze kadar gelmiÅŸlerdir. Bu müesseslerin her birinin aksal gayesi, “Allah’ın rızasına kavuÅŸmak Allah’ın Resulü, Âlemlerin Efendisi, Hidayet GüneÅŸimiz Muhammed-ül Mustafa’nın (sav) sünnetlerini ihya edip ahlak-ı Muhammediyye ile ahlaklandırmaktır.”

Tarikat Allah’a giden yoldur. Ä°nsan Allah’ı sevdikçe hem bu dünyası hem de Ahireti güzel olur. Rızkı vereni anmak, O’nun emirlerini yerine getirmek Habibim dediÄŸi Sevgili Peygamberimizin (sav) sünnetlerini ihya etmektir. Ä°nsanın aksine aklıselim olmasını saÄŸlar. Kulluktur Kulluk…

Allahsız bir hayat boÅŸ ve lüzumsuzdur! Allah’ın zikrinden yüz çevirmek insanı saadete ulaÅŸtırmaz felakete götürür. Ömrümüze garantimiz mi var? Kimle pazarlık yapıyoruz biz. Yarın ne olacak kim bilebilir!

Mevlanalar, Yunus Emreler, Ahmet Yeseviler, Hacı Bayram-ı Veliler, Ahi Evranlar  ve daha niceleri... Bu zatların hepsi Tarikatçıydı… Vefatlarından yedi yüz- sekiz yüz sene geçmesine raÄŸmen halen yaÅŸantıları, yazdıkları kitapları, deÄŸerleri, insanlara yol göstermekte, Alt yüz yıl üç kıtaya hâkim olmuÅŸ büyük bir devletin temelinde Ehl-i Tasavvuf olan Allah dostları vardı. Her padiÅŸahın yanında Åžeyh Edebaliler, AkÅŸemseddinler, Hacı Bayramlar, Emir Sultanlar, Åžeyh Ebul Vefalar ve niceleri…

Günümüz de Nesil bitmiÅŸ durumda; uyuÅŸturucu, fuhuÅŸ, dolandırıcılık, terör, cinayet, ahlaksızlık, boÅŸanmalar vs… Bunlar neden arttı? Çocuklarımız elden gidiyor, namusumuz elden gidiyor, deÄŸerlerini kaybetmiÅŸ, deÄŸerlerine sahip çıkmayan bir toplum olduk bunların sebebi nedir diye hiç soran yok!

EÄŸer Müslümanlar, Ä°slam Âlemi, huzuru, mutluluÄŸu, temiz bir toplum, ahlaklı bir nesil çalışkan bir toplum, baÅŸarılı bir toplum olmak istiyorlarsa bunun yolu Allah’ı sevmekten, O’nun peygamberini (sav) sevmekten, emirlerini yerine getirmekten geçer.

“Ey iman edenler! Allah’tan korkun ve sadıklarla beraber olun” [6] Emri Ä°lahiyesi ile Rabb’imiz bize Allah dostu mürÅŸid-i kâmillerle beraber olmamızı, salih insanlarla, âbid insanlarla beraber olmamızı, ümmetçi olmamızı, bir birimizi sevmemizi haber veriyor. Yine baÅŸka bir ayeti kerimesinde Yüceler Yücesi Rabb’imiz (cc) “Ä°man edenler ve kalpleri Allah'ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun, kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur.”[7] buyurarak huzurun ve mutluluÄŸun adresine bizlere haber veriyor. Ä°ÅŸte bunun gibi pek çok ayet ve hadis-i ÅŸeriflerde kulluÄŸu emrediyor Rabb’im.

Tarikat, hakikate giden bir yoldur. Bütün hak Tarikatlar, esaslarını Kur’an’dan almışlardır.

Tarikat’ı kabul etmek istemeyen bazı kimselerin, “Hz. Peygamber devrinde Tarikat mı vardı?” ÅŸeklindeki soruları, bir cerbezeden ibarettir. Zira Tarikat’ın bütün esasları, zaten Rasulullah’ın tatbikatına dayanmaktadır. Yani, uygulama vardır, fakat adı Tarikat deÄŸildir. Ä°ÅŸte Tarikatlar insanlara Allah’ı ve Resulü’nü sevdirmek, hem dünya hem de ahiret hayatının kazanılmasında bir usul ve kaideler çerçevesinde insanı manevi olarak yetiÅŸtirmek görevini üstlenmiÅŸ mübarek müesseselerdir. Vatanını seven, anne babasına itaatli, dinini seven, Peygamberini seven, Allah’ını (cc) seven ahlaklı maneviyatlı insanlar yetiÅŸtirmektir. Âlemlerin Efendisi’nin ÅŸu mübarek sözü bizim hayat düsturumuz olmalı ve bu ikaz ve müjdeyi gönül evimizin baÅŸköÅŸesine asmalıyız.

"Sizden önceki toplumların derdi size de bulaÅŸtı: Haset ve kin. Kin beslemek kökten kazıyan ÅŸeydir. Allah'a yemin ederim ki iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiÅŸ olamazsınız. Size birbirinizi seveceÄŸiniz bir ÅŸeyi haber vereyim mi? Aranızda selamı yayın." [8]

 



[1] Maide Suresi  48

[2] Maide Suresi 35

[3] Tövbe Suresi 119

[4] Maide Suresi :48

[5] R.Salihin C:2/S:327

[6] Tövbe Suresi:119

[7] Rad Suresi, 28

[8] Müslim




Okunma Sayýsý : 4939

Soru Tarihi: 4/21/2018

Yorumlar
Bu soruya ait yorum bulunmamaktadýr.
Bir Yorum Yazýn
Adý Soyadý *
E-Posta *
Yorum *