DerviÅŸin rüyada olsun, olmasın ya da halinde olsun, olmasın uyarılması rahmettir. Cennet Mekân Abdullah Baba (ks) Hz.leri;

“Bir derviÅŸ manen ikaz edilirse onun için çok büyük bir rahmettir.” Buyururdu.

Ama ÅŸu unutulmamalıdır. Uyarılıyorsa derviÅŸtir, uyarılmıyorsa derviÅŸ deÄŸildir gibi bir düÅŸünceye girmek doÄŸru deÄŸildir. Bir derviÅŸ manen uyarılıyorsa celali yönden terbiye olunuyor demektir. Manen uyarılmıyorsa o insanın istidadında  (Yetenek) doÄŸruyu, yanlışı ayırt edebilme kabiliyeti vardır ki manen uyarılmıyordur.

“EÄŸer Allah’a karşı saygılı olur ve sakınırsanız, O size iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük lütuf sahibidir.” Enfâl Sûresi- 29

DoÄŸruyu yanlışı ayırt edebilme kabiliyetine sahip olan derviÅŸ bir hataya düÅŸüÄŸü zaman, bir günah iÅŸlediÄŸi zaman, hemen nedamet yani piÅŸmanlık duyar tövbe istiÄŸfar eder. Zaten uyarısını kendi benliÄŸinde yapmıştır. Uyarılmıyorsa yoldan koptuÄŸunun bir iÅŸareti deÄŸildir.

Yeni derviÅŸ olan bir kardeÅŸimiz rüyasında, Resulullah (sav) Efendimiz ile Abdullah Baba (ks) Hz.leri gelerek “evladım namazlarını terk etme inÅŸallah” diyerek uyarırlar. Rüyayı anlatan kardeÅŸ gittikten sonra orada bulunan kardeÅŸlerden bir tanesi  “Bizde Resulullah (sav) Hz.leri görmek için namazı mı terke edelim” der.

Maneviyatın gözünde, yeni derviÅŸ emekleyen bir bebek misalidir. Uyarılacak, göz yumulacak, yaptıkları biraz hoÅŸ görülecek. Nasıl küçük çocuk idrarını halının üstüne kaçırsa annesi ona kızmadan hemen temizler, paklar tatlı tatlı uyarır. Ama 18 yaşında bir genç delikanlı halının üstüne idrarını yapsa ona kızılır, söylenecek laf bile bulunmaz. Seneleri bu yola vermiÅŸ derviÅŸ de aynen böyledir bir hata yaparsa; “Sen bu iÅŸleri bilensin, Sana da mı anlatacağız bunları  “ derler.

Talibe manevi bir ikaz geldiyse, hemen kendimizi düzeltmenin yoluna koyulmalıdır. EÄŸer denilen tavsiyeler, ikazları yerine getirmezse, bir uyarılır, iki uyarılır daha sonra “sen zaten söz dinleyicilerden deÄŸilsin” denilip, bir daha da uyarılmaz, ta ki kendini düzeltene kadar.

Kendisi rüyasında uyarılmadığı halde baÅŸka birisi yâda zakir abimize bizim halimiz gösterilip onun üzerinden uyarılır mıyız sorusuna gelince;

Cennet Mekân Abdullah Babam “KiÅŸinin kendisine söylemeye acizler mi ki evladım baÅŸkası tarafından söyletecekler”  buyururdu.

Ama ÅŸu olur Abdullah Baba (ks) Hz.leri bir beldenin zakirine manen gelerek “DerviÅŸler namazlarına dikkat etsinler evladım.” der. Zakirde genel olarak arkadaÅŸları uyarabilir.

Bir gün Cennet Mekân Abdullah Baba (ks) Hz.lerine yanına bir derviÅŸ kardeÅŸimiz gelerek;

“Babacım falanca beni, namazını kılmıyormuÅŸsun bak, maneviyat uyardı, namazını kılacakmışsın, hanımını dövüyormuÅŸsun, dövmeyecekmiÅŸsin.” Diyerek uyardı. Bende ne maneviyatlı adam her halimize vakıf deyip teveccüh gösterdim. Bir müddet sonra tekrar yanıma gelerek;

“ Hacı Bayramı Veli Hz.lerinin sana selamı var, bana dört bin mark verecekmiÅŸ, git ona söyle dedi ” diyerek yanıma geldi. Bende dört bin markı verdim. Åžimdide maÄŸdurum Efendim, der.

Efendi Hz.leri hiddetlenerek;

“Hacı Bayram Veli Hazretlerinin iÅŸi yok da oÄŸlum sana milletin aÄŸzından para mı isteyecek. Madem söyleyecek sana niye söylememiÅŸte ona söylemiÅŸ. Sana söylemeye aciz mi mübarekler. DerviÅŸin ferasetli olması lazım. EÄŸer sizin bir haliniz, bir durumunuz olacak olursa senin üstadın sana söyler evladım. Bu tür ÅŸeylere itibar etmeyin. Namaz kılmıyorsa kiÅŸi, namaz kılmamanın haram olduÄŸunu bilmiyor mu? BaÅŸkası tarafından manen niye uyarılsın?” buyurmuÅŸlardır.

Åžu da unutulmamalıdır; hiç kimsenin bir ayıbını bir baÅŸkasına söylemezler.

Musa (as) zamanında defalarca yaÄŸmur duasına çıkıldığı halde yaÄŸmur yaÄŸmaz.

Musa (as): Yarabbi! Neden yağmur yağmıyor? diye niyazda bulunur.

Aldığı cevap:

– Duanız nasıl kabul olsun içinizde iÅŸi gücü gammazlık olan laf taşıyan biri var.’’ Musa (as) sorar:

– Kim o ya Rabbi? Onu aramızdan çıkaralım da, (onu uyaralım) duamız kabul olsun? der.

Cenab-ı Allah:

– Ya Musa ben sana içinizde gammazlık yapan biri var diyorum sen bana adını söylettirip gammazlık mı yaptırmak istiyorsun? Git, falan yerde o kiÅŸi öldü, cenazesini kaldır.’’ buyurur.

Cenab-u Zülcelal Hz.leri, peygamberine dahi günahkar kulunun kim olduÄŸunu söylemez iken bizim günahlarımızı kusurlarımızı baÅŸka kullarına bildirir mi?

Allah(c.c) Efendimize layık derviÅŸ, Resulullah’a layık ümmet, Kendisine layık kul eylesin.

Hatalarımızı kusurlarımızın idrak edebilmeyi, tez zamanda tövbe kapısından girebilmeyi aynı hatalara bir daha dönmeden saÄŸlam adımlar ile ÅŸu güzel yolumuzda ilerleyebilmeyi nasip eylesin inÅŸallah…