SORULAN SORU

AÅŸklı muhabbetli bir ÅŸekilde Allah’ı zikredemiyorum? Bu aÅŸk üzerime hâsıl olmayınca da sinirleniyorum. Bunun sebebini açıklar mısınız?

CEVAP

Cenabı Allah Ayeti celilesinde;

“Sana Kitap'tan vahyedileni oku ve namazı dosdoÄŸru kıl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlıklar (fahÅŸa)dan ve kötülüklerden alıkoyar. Allah'ı zikretmek ise muhakkak en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı bilir.” [1]

Yine Bir baÅŸka ayeti Kerimede mü’minlere hitaben;

“Ey iman edenler, Allah’ı çokça zikredin.” [2] buyurmuÅŸtur.

Ayeti kerimelerden de anlaşılacağı üzere Rabbimizin bu kadar önem verdiÄŸi bir emri ilahiyi yaparken ÅŸeytan ve nefis boÅŸ durmayacaktır. Ä°nsanları Allah’ın zikrinden uzaklaÅŸtırmak, zikrin zevki temaÅŸasından yoksun bırakmak için bütün oyunlarını bütün maharetlerini ortaya koyacaklardır. DerviÅŸ, ÅŸeytan ve nefisden gelen saldırılara karşı koyabilmesi için manen kuvvetli olması gerekir. KiÅŸi nefsini terbiye ettikçe, nefis mertebelerini geçtikçe üzerindeki perdeler kalkar zikrin zevki temaÅŸası bütün vücudunu sarar.

YaÅŸadığınız sıkıntı, bu hal tasavvuf yolunda nefsi levvame de görülür. Levm etmek, kınamak ve ayıplamak demektir. Nefs-i levvâme; yaptığı kötülüklerden, Allah'ın emir ve yasaklarına karşı gösterdiÄŸi ihmal ve kusurlardan piÅŸmanlık duyarak vicdanı muazzeb [3] olan ve bu sebeple de kendisini ÅŸiddetle kınayan nefstir.

“Kendini kınayan (piÅŸmanlık duyan) nefse yemin ederim” [4] ayeti kerimesi “Nefsi Levvame”den bahsetmektedir.

Bu mertebede olan kiÅŸi, nefs-i emmâredeki fiillerin bazılarından tövbe edip kurtulmuÅŸtur. Yani gafletten bir nebze sıyrılmış ve günah arzusu azalmıştır. Ancak bu hisler yeterince olgunlaÅŸmadığı için dayanamayıp tekrar günahlara düÅŸmekten de kendini kurtaramaz.

Bu halin üzerimizden kalkması için ne yapacağız?

Namazlarımızı ve günlük dersimizi hiç aksatmadan devam etmeliyiz. Peygamberi bir ahlak üzere hal ve hareketlerimize çeki düzen vererek, günahlardan kaçıp, helallerin peÅŸinden koÅŸmalıyız.

YediÄŸimize, içtiÄŸimize, konuÅŸtuÄŸumuza, oturup kalktıklarımıza, uÄŸraÅŸtığımız ÅŸeylere çok dikkat etmeliyiz.  EÄŸer bunlara dikkat etmez isek yaptığımız her olumsuz davranış nefsi besleyip,  güçlenmesine sebep olacaktır ki bu da zulmet perdelerinin bizi kaplamasıdır. Zulmet perdeleri; basiretimizin Hakk’ı hakikati, görmesine engel olan her ÅŸeydir.

Gavsül Azam Abdülkadir Geylani Hz.leri; Kalbin kör olmasına yegâne sebep; yaratanla olan ahdi unutmak, gaflete dalmakla olur. Gafletin baÅŸlıca sebebi ise, ilahî emrin gerçek yüzünü bilmemektir. Ayeti Kerimede;

“BaÅŸ gözleri kör olmaz; sinelerde olan kalb gözleri kör olur.” [5] buyurmaktadır. [6]

Zikri bir zaman dilimine sıkıştırıp, biran için yapmamalıyız. Zikri hayatımızın her anına yayıp her daim Cenab-ı Zülcelal Hz.lerini zikir halinde olmamız lazımdır. Cennet Mekan Abdullah Baba (ks) Hz.leri  “Yolda giderken, evde otururken devamlı zikir üzerine olun.” buyurur ve ÅŸu ayeti kerimeyi bizlere hatırlatırdı.

Cenab-ı Zülcelal Hz.leri;

“Onlar ki, ayakta iken de ve yanları üzerine yatarlarken de Allah Teâlâ'yı zikrederler ve göklerin ve yerin yaradılışı hakkında tefekkürde bulunurlar.” [7]

Bu yaptığımız zikirler daim olursa iÅŸte o zaman aÅŸka döner. EÄŸer zikri daim olmazsa, malayani boÅŸ ÅŸeylere içerisine dalan nefis zikrullah halkasına gelince sıkışır, daralır öfke hâsıl olur.

Eski tasavvuf erbapları zikrullah halakasına gelmeden önce gusül abdesti alır. Ağızlarını gül suları ile yıkar. En güzel kıyafetlerini giyerek zikrullah halkasına Allah’ı zikretmek için gelirlermiÅŸ. Bizlerde yaptığımız amellere ne kadar önem verirsek rabbimizden karşılığı o kadar fazla olacaktır.

Rabbim bizleri daim zikir yapan kullarında eylesin inşallah.

 



[1] Ankebut Suresi, 45

[2] Ahzab Suresi, 41

[3] azâb içinde bulunan, eziyet çeken, çok sıkıntı gören.

[4] Kıyamet Suresi 2

[5] Hac Suresi 46

[6] Sırrül Esrar

[7] Al-i Ä°mran Suresi 191




Okunma Sayýsý : 5132

Soru Tarihi: 11/18/2017

Yorumlar
Eyüp TURBİL

Allah ebeden razi olsun sizlerden..

Bir Yorum Yazýn
Adý Soyadý *
E-Posta *
Yorum *