SORU ARA

SORULAN SORU

Bütün peygamberlerin yaptıkları ilk ibadet nedir?

CEVAP

İlk insan İlk Peygamber Hz. Adem (as)dan Son Peygamber Hatemu'l-Enbiya Rasulallah (sav) kadar arasında ki gelmiş geçmiş bütün peygamberlerin tebliğ etmiş oldukları din İslam’dır. Hz. Adem (as) insanları nelere inanmaya çağırmışsa, son peygamber Rasulallah (sav) da ümmetini o esaslara iman etmeye davet etmiştir. İlâhî dinler arasında iman esasları hususunda hiçbir fark olmadığı gibi, bilhassa temel ibadetler hususunda da fark bulunmamaktadır.

Bütün peygamberlerin ilk ibadeti namaz kılmaktır. Namaz ilk ibadet olarak kalmamış bütün peygamberlere ve onların ümmetlerine farz kılınmış bir ibadettir.

Namaz, imandan sonra en kıymetli ibadet olan[1], bütün ibadetlerin özünü teşkil eden [2], Allah’ı anmanın[3] ve şükrün en güzel göstergesi olan, kişiyi hem ruhen hem de bedenen arındıran[4], Allah’a en yakın olma anını temsil eden[5], her gün belirli vakitlerde kılınmak sureti ile [6] kişinin hayatını disipline eden bir ibadettir.

Kur’an’da Rasulallah (sav) önceki peygamberlerin de namaz ibadetiyle mükellef kılındıkları belirtilmektedir.[7]

İsrailoğullarından, "Allah'tan başkasına kulluk etmeyin, anne babaya, yakınlara, yetimlere, düşkünlere iyilik edin, insanlarla güzel güzel konuşun, namazı kılın, zekatı verin" diye söz almıştık.[8]

Mûsâ’ya ve kardeşine şöyle vahyettik: “Kavminiz için Mısır’da evler hazırlayın, evlerinizi ibadet mahalli yapın ve namazı kılın. (Ey Mûsâ!) İnananları müjdele.”[9]

Onları, emrimiz uyarınca doğru yolu gösteren önderler yaptık ve kendilerine hayırlı işler yapmayı, namaz kılmayı, zekât vermeyi vahyettik. Onlar, daima bize ibadet eden kimselerdi.[10]

Ayet-i kerimelerden, namaz ibadetinin sadece Rasulallah (sav) ümmetine has olmayıp, önceki ümmetlerde de var olduğu anlaşılmaktadır. Yine aynı şekilde, önceki ümmetlerin namazlarında da kıyam, rükû ve secde gibi temel rükûnların var olduğu bildirilmekle birlikte fark, sadece vakitlerde ve rekât sayısındadır. Bize ise, sevap bakımından elli vakte denk, beş vakit olarak farz kılındı.

Adem (as) İlk ibadeti namazdı.

Cennet Mekan Abdullah Baba (ks) Hz.leri;

Âdem (as) cennetten çıktıktan sonra çok sıkıntı çekti çok ağladı;

“Ya Rabbi! Cennet nimetlerinden mahrum oldum, benim günahımı affet” der. Ardından;

“Ya Rabbi! ‘Lâ ilâhe illâllah Muhammed-ün Rasulullah!’ hürmetine beni affet” diye yalvardı.

Peygamber Efendimizin ismini anar anmaz, Cenab-ı Zülcelal Hazretleri güneşe doğ emrini vermeden Cebrail (as) gelerek Hz. Âdem’e ilk namazı tarif etmiş ardından Hz. Âdem (as) ilk namazı kılmıştır. Bu sebeple Hz. Adem’ın (as) kıldığı sabah namazının iki rekâtı bize farz olmuştur.

Resulullahın (sav) Efendimizin de ilk ibadeti namazdır.

İbn Hişâm’ın Hz. Ayşe’den (ra) rivayetine göre, Rasulallah’a (sav) ilk farz olunan şey namazdı.  Bu, ilk başta ikişer rekât şeklinde idi.

İmam Ahmed’in Zeyd b. Harise'den aktardığı bir hadise göre, Rasulallah (sav)’e Nur dağında ilk vahiy indikten sonra Cebrail (as) kendisine gelerek abdest almasını öğretti.[11]

İbn İshâk'ın: “Rasulallah (sav) Mekke'nin yukarısında idi. Cebrail en güzel yüzü ve kokusuyla Rasulallah (sav)’in önüne çıktı ve şöyle dedi:

Ey Muhammed! Allah size selâm söyledi ve cinler ile insanlar için sizi rasûl tayin ettiğini size iletmemi emretti. Onun için, siz onları “Lâ ilâhe illallah” sözüne davet edeceksiniz.

Daha sonra ayağını yere vurdu. Oradan su fışkırmaya başladı. Cebrail o sudan abdest aldı ki Hz. Peygamber (sav) namaz kılabilmek için abdestin nasıl alındığını öğrenebilsin. Sonra Hz. Muhammed'in de (sav)kendisi gibi abdest almasını söyledi. Daha sonra Cebrail, Rasulallah (sav) ile beraber dört secdeli iki rekat namaz kıldı.

Bundan sonra Rasulallah (sav) oraya Hz. Hatice'yi (ra) getirdi, ona abdest aldırdı ve onunla birlikte iki rekat namaz kıldı.”[12]

Şimdi bazıları çıkıp peygamber efendimiz (sav) miraca çıkmadan önce namaz kılmazdı, namazı miraçta öğrendi demekteler.

Peygamber (sav) Efendimiz oysa ki  Miraç’tan önce Mekke de namaz kıldı, Mescidi Aksa da namaz kıldı.

Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Miraç (İsrâ) gecesinde farz kılınmıştır. Enes b. Mâlik'ten rivâyete göre özet olarak şöyle demiştir:

"Hz. Peygamber (sav)'e İsrâ gecesi, namaz elli vakit olarak farz kılındı. Sonra azaltıldı ve beş vakte düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi: Ey Muhammed, şüphesiz bizim nezdimizdeki söz bir değişikliğe uğramaz. Senin için bu beş vakit namaz, elli vakit namazın karşılığıdır." [13]

 

 

 

 

 



[1] Müslim, “Îmân,” 137-140

[2] Tirmizî, “Îmân,” 8.

[3] Taha 20/14.

[4] Hud 11/ 114; Ankebut 29/45; Müslim, “Mesâcid,” 282

[5] Müslim, “Salât,” 215.

[6] Nisâ 4/103; Buhârî, “Îmân,” 34; “Müslim, “Îmân,” 8, 10, 29, 31.

[7] Bakara, 2/83; Yûnus, 10/87; Hûd, 11/87; İbrâhim, 14/37, 40; Meryem, 19/30-31, 54-55; Tâhâ, 20/14; Enbiyâ, 21/72-73; Lokmân, 31/17; Hûd, 11/87

[8] Bakara Suresi 83. Ayet

[9] Yûnus Suresi 87. Ayet

[10] Enbiyâ Suresi 73. Ayet

[11] İbn Mâce ile Taberânî'de (el-Evsât) de, aynı hadis az bir değişiklikle nakledilir.

[12] İbn Hişâm, İbn Cerir ve İbn Kesir de bu olayı aynen naklederler

[13] Buhâri, Salat, 76, Enbiya, 5; Müslim, İman, 263; Ahmed b. Hanbel, V,122,143




Okunma Sayısı : 780

Soru Tarihi: 3/9/2023

Yorumlar
Bu soruya ait yorum bulunmamaktadır.
Bir Yorum Yazın
Adı Soyadı *
E-Posta *
Yorum *