SORU ARA

SORULAN SORU

Allahü Teala Hazretlerine bizi her türlü kötülükten, afetlerden, belalardan, musibetlerden şeytanın şerrinden, cinlerin vesvesesinden koruması için dua etmek yeterli değil midir? Korunmak için dua kağıdı, Cevşen, muska vs. taşımak gerekli midir?

CEVAP

Korku gibi şeylerden korunmak için dua etmek ve ayet ile hadis gibi şeyleri yazıp taşımak dinen caizdir. Abdullah bin Ömer Hz. Peygamber (sav)'den şöyle rivayet etmiştir:

 

 "Sizden biriniz uykuda korkarsa şöyle desin: ‘Allah'ın gazap ve azabından ve kullarının şerrinden, şeytanların vesvesesinden ve yanıma gelmelerinden eksikliği olmayan Allah'ın sözlerine sığınırım.’ O zaman, hiçbir şey ona zarar vermez."

 

Abdullah bin Amr bu duayı temyiz çağına gelen çocuklarına öğretir, temyiz çağına gelmeyen çocukları için yazıp onların boynuna asardı. (Tirmizi, Daavat, 94)

 

Cennet Mekân Üstadımız Abdullah Baba (ks) Hz.leri de; “Bu levhayı ( Koruma Duası), bir de Sünnet-i Resulullah’ ta belirtilen muskaları taşımakta bir sıkıntı yoktur.” Buyurmuştur.

 

Ayrıca sadece boynumuzda muska taşımak bizi şerlerden korur inancına sahip olmakta yanlıştır. Şöyle ki; Kişi farz ibadetlerini yerine getirmeli ve rabbine hakkınca teslim olmalıdır;

 

Muhakkak ki namaz, Hayâsızlıktan ve Kötülükten Alıkoyar." (Ankebût, 29/45)

 

Rasulullah (sav) Efendimizin sünnetini ihya etmeli, devamlı abdest üzere olmalıdır. 

 

Rasulullah (sav) Efendimiz;

Ümmetim kıyamet gününde abdest nurlarından yüzleri, el ve ayakları parlak olduğu halde çağrılır. Yüzünün parlaklığını arttırmak isteyen kimse elinden geldiği kadar abdest alsın” buyuruyor. (R.Salihın: 1028)

 

Cenab-ı Allah Musa Peygambere şöyle vahyetmiştir:

 

“Ya Musa! Abdestsiz iken başına belâ gelirse, suçu başkasında değil, kendinde ara”

 

Evden çıkarken de yedi ayet-el kürsi’yi okumayı ihmal etmemelidir.

 

Efendimiz (sav) buyurdu ki; “Bakara Sûresinde bir Ayet vardır ki Kur’ân Ayetlerinin Efendisidir. Şeytan olan herhangi bir evde okunursa (şeytan) o evden çıkar. (O Ayet) Ayet-el Kûrsi’dir.” (Beyhâki)

 

Efendimiz (sav) buyurdu ki; “Her kim farz namazın arkasında Ayet-el Kûrsi’yi okursa, diğer namaza kadar Allah’ın (cc) zimmetinde olur.” (Heysemi)

 

Efendimiz (sav) buyurdu ki; “Her kim Ayet-el Kûrsi’yi ve Bakara Sûresinin sonunu sıkıntılı(kederli) anında okursa Allah (cc) ona yardım eder” (Suyuti, Dürrül Mensûr)

 

Hz. Peygamber Efendimiz (sav) Ebu Hureyre’ye şu tavsiyede bulunmuştur:


“Yatağına girdiğinde Ayete’l-Kürsi'yi oku, Allah tarafından senin için (sabaha kadar)sürekli yanında kalan bir koruma verilir ve sabaha kadar şeytan sana yaklaşmaz.” (Buharî, Fezailu’l-Kur’an, 10).

 

Cennet Mekân Üstadımız Abdullah Baba (ks) Hz.leri;

 

“Derviş abdestsiz yere basmaz, her zaman abdest üzere olunuz. Evden çıkarken abdestimizi alıp, muhakkak yedi Ayet-el Kürsü okumalıyız.

Bir ayet-el kürsü okursunuz sağınıza, bir ayet-el kürsü okursunuz solunuza, bir ayet-el kürsü okursunuz önünüze, bir ayet-el kürsü okursunuz ardınıza, bir ayet-el kürsü okursunuz yukarınıza, bir ayet-el kürsü okursunuz aşağınıza, bir ayet-el kürsü okur içine çekerek “hıfzı huma ve hüvel aliyyül azim, beni hıfz eyle ya Rabbi” derseniz, Allah-ü Teâla Hazretleri Hafız ismi şerifi ile sizi muhafaza eder. Bir de sonunda üç ihlas bir Fatiha Şerife’yi okuyup makamlara bağışlarsanız nur ala nur olur. “ buyurmuşlardır.

 

Sabah ve akşam namazlarında sonra Haşr Suresinin son üç ayetini okumamızda çok faydalı olacaktır.

 

Haşr suresinin bu son üç ayetinin fazileti hakkında Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

 

Her kim sabahleyin üç defa «Eûzü billâhi’s-semîi’l-âlimi mine’ş-şeytâni’r-racîm» dedikten sonra Haşr suresinin sonundaki üç ayeti okursa, Allah, ona akşama kadar bağışlanmasını dileyecek yetmiş bin melek görevlendirir. O kimse o gün ölürse şehit olarak ölür. Akşamleyin okursa yine böyledir.”

Hüvallâhüllezi lâ ilâhe illâ hû. 'Âlimü'l-ğaybi veş-şehâdeh. Hüver-rahmânür-rahîm. Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hû. El-melikül-kuddûsüs-selâmül-mü'minül-müheyminül-'azîzül-cebbârul-mütekebbir. Sübhânellâhi 'ammâ yüşrikûn. Hüvallâhül-hâlikul-bâriül-müsavviru lehül-esmâülhüsnâ. Yüsebbihu lehü mâ fis-semâvâti vel-ard.Ve hüvel-'azîzül-hakîm. (Haşr/22-23-24)


Anlamı:

“O, öyle bir Allah’tır ki, ondan başka ilah yoktur. Görülmeyeni ve görüleni bilendir. O, rahman ve rahimdir. O. Öyle bir Allah' tır ki, kendisinden başka hiç bir ilah yoktur. O, malik ve sahiptir, münezzehtir, selamet verendir, emniyete kavuşturandır, gözetip koruyandır, üstündür, istediğini zorla yaptıran, büyüklükte eşi olmayandır. Allah müşriklerin ortak koştukları şeyden münezzehtir. O, yaratan, var eden, varlıklara şekil veren Allah’tır. En güzel isimler onundur. Göklerde ve yerde olanlar onu tesbih etmekte ve şanını yüceltmektedirler. O, galip olan, her şeyi hikmeti uyarınca yapandır.”

 

Yukarıda belirtiğimiz Kuran, sünnet ve Abdullah Baba (ks) Hz.lerinin tavsiyelerini yerine getirdikten sonra koruma levhası ya da Sünnet-i Resulullah’ ta belirtilen muskaları taşımakta bir mahsur yoktur. Bu tavsiyeleri yerine getirmeden “bu beni korusun” diyerek muska taşımanın mantığı yoktur. Kişi içinde Allah’ın emirlerini terk edip yani Allah’a isyan edip,  dışında Allah’ın zikrini taşıyor bunların ikisi birbiriyle tezat oluşturmaktadır. Bu neye benzer, evin dört bir yanı açık sen kapıyı kilitliyorsun. Gelecek faydanın muskadan değil Allahtan olduğunu unutmamak gerekir.

 

Son olarak şunu belirtmekte de fayda görüyoruz ki;

Bu işin ticaretini yapan ne oldukları belirsiz hatta isimleri muskacı hoca diye geçen kişilere gidip de muska yazdırıp bunu takarak veya bir başkasına taktırarak kendimizi de sevdiklerimizi de ateşe atmamamız gerekir.


Efendi Hz.lerinin Tavsiye ettiği Koruma Levhası





Okunma Sayısı : 8233

Soru Tarihi: 2/13/2016

Yorumlar
Bu soruya ait yorum bulunmamaktadır.
Bir Yorum Yazın
Adı Soyadı *
E-Posta *
Yorum *